top of page
Writer's pictureKader Sevinc

Anadolu Demokrasisi ‘Likya Birliği’ l Kader Sevinç Anlatıyor



Batı dünyasının demokratik köklerini Atina’da değil Anadolu’da araması gerektiğini kaydeden Kader Sevinç, “Batı, demokratik köklerini çoğulcu ve eşitlikçi olmayan antik Atina demokrasisinde görse de, eşitlikçi ve çoğulcu demokrasi Antalya’dan doğan Likya demokrasisidir” dedi.


Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANSİAD) 19. Online Toplantısı ANSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Akın Akıncı, Yönetim Kurulu Üyeleri, ANSİAD üyeleri ve misafirlerin katılımıyla gerçekleştirildi. ‘AB’ye Anadolu İlhamı’nın konuşulduğu toplantının konuğu, Demokrasi 4.0 Kurucusu, CHP Avrupa Birliği Temsilcisi, Avrupa Sosyalistler ve Demokratlar Partisi (PES) Yönetim Kurulu Üyesi Kader Sevinç oldu.


BAŞKAN AKINCI: KOMEDİ İZLER GİBİ İZLİYORUZ

ANSİAD’ın saygın bir iş derneği olarak toplumsal konularda da sorumluluğuna işaret eden ANSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Akın Akıncı, “Pandemi ve ekonomi darken son on gündür de komedi gibi izlediğimiz ancak inanıyorum ki yurdunu, milletini ve Türkiye’yi seven insanların içini acıtan, yurtdışında zedelenmiş itibarımızı hayli yerle bir eden gelişmeleri hep birlikte içimiz acıyarak takip ediyoruz” dedi. Hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı konularına yıllardır dikkat çektiklerini kaydeden Başkan Akıncı, “Adalet eşitsizliğini minimalize eden ülkelerde hukuk ve onun egemen olduğu hukuk devletinin yaptırımları söz konusuyken, günlerdir gözümüzün önünde yaşananlar aslında adalete, hukuka olan ihtiyacın ne kadar belirginleştiğinin bir örneği olarak duruyor” diye konuştu. Temelde özgür birey ölçütünün olması gerektiğine işaret eden Akıncı “Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna baktığımızda temel felsefenin özgür birey ve yurttaşlık bilinci yaratılması olduğunu, Mustaf Kemal Atatürk’ün bu vizyon ile milletinin ileriye gitmesini hedeflediğini biliyoruz. Fakat bugün yaşananlar bu vizyon ve bilincin çok dışında, hatta tamamen zıttındadır” dedi. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Konferansı’na katılan ülkelerin Yeni bir Avrupa için Paris Şartı’nda aldıkları kararın önsözüne dikkat çeken başkan Akıncı, sözlerini şöyşe sürdürdü; “Katılan devletlerin hazırladığı metinde, ‘Demokrasinin temelinde insana saygı, hukukun üstünlüğü yatar, kimse hukukun üstünde değildir’ deniliyor. Bu suretle hukukun üstünlüğünün ulus üstü bir kavram olduğuna vurgu yapılıyor. Bilinçli bir yurttaş ve saygın bir iş derneğinin temsilcileri olarak bunları dile getiriyoruz, yargı bağımsızlığının önemini anlatıyoruz, anlatmaya da devam edeceğiz. Çünkü hukuk devletinin gerçekleşmesinde en önemli unsur yargı bağımsızlığı, bu yargı mensuplarına verilmiş bir imtiyaz da değil, bireyin doğru ve adil yargılanması hakkının teminatı. Yaşanan her süreçte ülkemizin bazı kavramlara duyduğu ihtiyacı görmemek imkansız. Bunlar önümüzde bir blok gibi duruyorlar ve umuyoruz ki en kısa sürede ülkemiz kendine yakışan bağımsız bir yargıya, hukukun üstünlüğünün göz ardı edilmediği bir döneme kavuşur.” Başkan Akıncı, toplumda adalet duygusunun oluşmasını sağlayacak en önemli unsurun hukuk olduğunu kaydederek, “Bu duyguyu sağlayacak ve onu koruyacak olan bağımsız yargı mensuplarıdır, aynı zamanda çağımızın yönetim biçimi olan demokrasinin de olmazsa olmaz koşulu adalettir” dedi.



AVRUPA DEMOKRASİSİNİN TEMELİ LİKYA BİRLİĞİ


Dünyanın çok önemli dönüm noktalarından geçtiğine işaret eden Demokrasi 4.0 Kurucusu, CHP Avrupa Birliği Temsilcisi, Avrupa Sosyalistler ve Demokratlar Partisi (PES) Yönetim Kurulu Üyesi Kader Sevinç, Türkiye’nin bu dönüşümün bambaşka bir yerinde saplanıp kaldığına işaret ederek, “Demokratikleşme, yargı bağımsızlığı, herkesin hak ve özgürlüklerinin güvence altında olması son derece önemli. Bunların güvence altında olmadığı bir ülkede ne ekonomik gelişmelerden bahsedebilmek ne de çağı yakalamaktan bahsedebilmek mümkün, ne de yeni nesil yurttaşlarına güven ve umut veren bir ülkeden bahsetmek mümkün” diye konuştu. Demokrasinin temellerinin Anadolu’da atıldığını dile getiren Sevinç, “Türkiye’nin


Avrupa’daki yerini vurgulayan siyasal, toplumsal bir çok etken söz konusu. Teke Yarımadası dediğimiz, bugün Antalya’yı da içine alan bölgede, Milattan Önce 167 ile 67 arasında kurulmuş olan ve 100 yıl ayakta kalmış Likya Birliği. 23 kent devleti arasında barış, hukuk, demokrasi ve çıkarlara dayalı bir felsefeye dayanan, Antik Atina’dan daha ileri olan bir birlikten söz ediyoruz” dedi. Batı dünyasının demokratik köklerinin çoğulcu ve eşitlikçi olmayan Atina’da değil Likya Birliği’nde olduğunu kaydeden Sevinç, “Monstesquieu der ki Yasaların Ruhu kitabında, ‘Bana mükemmel bir Cumhuriyet örneği gösterin deseler ben Likya Birliği derim’ Bu anlamda Likya Birliği’nin Antalya bölgesinden çıkmış olması da çok önemli, AB’ye hatta ABD’ye model olmuş bir antik sistem diyebiliriz. ABD'nin Birleşik Devletler Anayasası'nın biçimlendirilişinde, yapılanmasında da etkili. Her ne kadar bugünkü Avrupa Birliği liderleri, uzmanları bunun çok bilincinde olmasalar dahi. Mustafa Kemal Atatürk’ün “bir hazinedir" dediği ve büyük önem verdiği Anadolu'nun ” hikayesini tüm dünyaya anlatmalıyız.” diye konuştu.


DEMOKRASİNİN ORİJİNALİ LİKYA’DA ORTAYA ÇIKTI


Likya Birliği’nin 100 yıl süreyle 23 kent devletini bir araya getiren demokratik bir birlik olduğuna dikkati çeken Kader Sevinç, “Tıpkı bugün 27 Avrupa ülkesinin bir araya gelerek Avrupa Birliği’ni oluşturması gibi Likya’da da aynı şey söz konusu. Ortak bir meclis, ortak para birimi gibi enteresan bir benzerlik ve yaklaşım” dedi. Batı dünyasının antik Atina merkezli bir demokrasi anlayışı olduğuna dikkati çeken Sevinç, “Demokrasinin kökleri, merkezi ve yola çıkış noktası bakımından Işık Ülkesi olarak anılan Likya çok önemli bir konumda. Günümüzde ise batıda tam tersi Atina’ya referans verilir, günümüz Yunanistan’ına buradan bir sempatiyle bakılır. Ancak demokrasi günümüzde eşitlikçilik, çoğulculuk olarak anlaşılırken, bugünün demokrasinin köklerinin eşitlikçi, çoğulcu olmayan antik Atina’da olduğunu söylemek mümkün değil. Bugünkü demokrasinin köklerinin Likya’da can bulduğunu sözleyebiliriz" diye konuştu. Atina demokrasisinde kadınların karar mekanizmalarında olmadığını, dışlandığını kaydeden Sevinç, “Likya demokrasisinde tam tersi kadına büyük önem veriliyor, karar alma süreçlerinde, mekanizmalarında kadınlar yer alıyor, kadınlar hem eşitler hem de oy hakkına sahipler. Meclis başkanı da olmuşlar. Anadolu’nun anaerkil kültürünün bir yansıması Likya’da var. Bizim topraklarımızın kültürü ve geleneğinin parçası olan Likya Birliği’ni hem anlatmalı hem de bilincinde olmalıyız” dedi.


PARLAMENTER DEMOKRASİ ÖRNEĞİ: LİKYA


Atina demokrasisinin “çoğulculuk”tan uzak “çoğunlukçu” bir demokrasi olduğuna işaret eden Sevinç sözlerini şöyle sürdürü; “Bizim günümüzde Türkiye’de yaşadığımız sıkıntı da bununla ilgili. Çoğunlukçu musunuz, çoğulcu musunuz? Yani yüzde 50+1 alan istediğini yapar mı diyorsunuz yoksa hayır orada yüzde bir alanın sesi de mutlaka demokrasi içerisinde yerini bulmalı ve onun katkısının da alınabileceği bir model olmalı mı diyorsunuz? Atina demokrasi doğrudan demokrasinin bir modeli olarak ortaya çıkarken Likya daha parlamenter demokrasiye uygun bir sistem ama katılımcı demokrasi örneği. Parlamenter demokrasinin de yeşertildiği bir ortamdan bahsetmek mümkün.” Erkek egemen ve kadınları dışlayan, elitist bir model olan Atina’nın Likya demokrasisine göre geride ve zıt olduğunu kaydeden Kader Sevinç, “Bugünkü çoğulcu, eşitlikçi demokrasi anlayışımız bakımında Likya çok önemli. Aynı zamanda yılda bir seçim yapılan ortak parlementonun başkanı kadınlar da var Likya Birliği’nde. Batı dünyası demokrasinin kökünü çoğulcu ve eşitlikçi olmayan antik Atina demokrasisinde görse de, bugün anladığımız manasıyla eşitlikçi ve çoğulcu demokrasi Likya demokrasisidir. Likya Birliği Anayasası’na göre tüm kentlerin halkları eşit yurttaşlık haklarına sahiptir. Anadolu'nun ışığı günümüzde de ülkemize ve Avrupa'ya ilham verecek zenginlikte.” dedi. Toplantı, soru ve cevapların ardından sona erdi.


Bilgi için iletişim:


ANSİAD Basın Danışmanı

Ebru ÇENGELOĞLU YILDIRIM


42 views

Comments


bottom of page